Hassas Cilt Tıraşı : Bizi de üzdüler ama sabah kalktık tıraşımızı olduk 🙂
‘’Dünya, hassas kalpler için bir cehennemdir.’’ der Goethe. Nasıl olmasın ? Maruz kaldığın her olayın en ince ayrıntısına kafa yoracak, karşındakinin belki de öylesine söylediği bir söz içine dert olacak, bazen –manasız- bir bakış bile ciğerini yakacak. Çözümü de yok belki de, hani umursamaz olayım desen, fıtratında yok, zamanla alışırım hatta benzerim onlara belki desen, gururun elvermiyor. Velhasıl zor iş hassas kalpli olmak, hani kendimden biliyorum 🙂 Çok zor iş.
Kalbinize çare yok belki ama hassas cildinize çare bulabiliriz. Doğru ürünler ve gerçekçi bir kombinasyonla çaresiz değilsiniz. Elbette bunun için gerçekten hassas bir cildiniz mi var, bunu bilmeniz gerekiyor. Sanılanın aksine, cildimiz maruz kaldığı dış etmenler de düşünüldüğünde aslında oldukça dayanıklıdır. Tabii üzerine tıraşın verdiği hassasiyeti koyduğumuzda işler bazen çığırından çıkabiliyor.
Önce Temel Etmenleri Belirleyin
Birkaç noktasal kanama hassas bir cilde sahip olduğunuzu göstermez. Eğer her tıraş sonrası ciltte kızarıklık ve yanma, belirli bölgede ve teknik hatadan kaynaklanmayan kanama, boyun bölgesinde deriye yakın duran kılcal damar örüntüleri hassas cilde sahip olduğunuzun belli başlı birkaç göstergesidir.
Bir de üstüne sert ya da kıvırcık sakala sahipseniz, tebrik ederim, elinizde nur topu gibi bir bilmece var, hem de en kallavisinden. Ölüm dışında her şeyin çözümü olduğu bu fani dünyada öncelikle yalnız olmadığınızı bilin. Hassas cilde sahip birçok erkek aynı dertten muzdarip. Sayısız ürün denemelerine rağmen hala çözümü bulamamış olanlar, konu çözümsüzmüş gibi kabullenip acı içinde tıraş olmaya çalışanlar, "abi sanki sakal bana yakışıyor" diye kendini kandıranlar 🙂
Enseyi karartmanın alemi yok.
Hassas Ciltler İçin Tavsiye ve İpuçları
1. Mutlak surette soğuk tıraşa bir şans verin: Sıcak suyun etkisiyle cildiniz hassaslaşır ve tahrişe meyilli hale gelir, aynı zamanda sıcak su ile genleşen damarlar daha çok kanama eğilimindedir.
2. Kesinlikle yüzde köpürtme yapmayın: Köpüğü tasta hazırlayın. Soğuk su sebebiyle köpük oluşması daha zor olacağından iyi bir yükleme yapmalısınız.
3. İlacınız Pre-shave ürünler: Cella pre-shave jel benzersiz mentol kokusu ve ferahlığı ile tıraş kalitenizi arttırmaya birebirdir. Beş dakika yüzünüzde bekletmeye müteakip yüzünüzü soğuk su ile durulayın. Akabinde köpüğü uygulayın.
4. Köpüğü yüze sürerken dairesel hareketlerden kaçının, özellikle ikinci perdede: Birden fazla perde tercih edecekseniz ilk perdeden sonra süpürme yöntemiyle ( badana da denir ) köpük uygulayın.
5. Tıraş öncesi duş almayın: Tekrar edeyim kesinlikle duş almayın. Normal ciltlerde önerdiğimiz ılık bir duş siz de maalesef ters bir etki yaratacaktır. Bunun yerine hem tıraş öncesi hem tıraş sonrası kullanabileceğiniz Baxter of California tıraş toniği imdadınıza yetişebilir. Sıcak havlu uygulamasının tam tersi olarak ( damat tıraşında uygulanır genellikle ) soğuk suyla ıslattığınız havlunuzu sakallarınıza yedirdiğiniz tıraş toniği üzerine cildinize sarın, birkaç dakika bekletin, sonrasında köpük uygulayarak tıraşa başlayabilirsiniz. Durulamak ya da durulamamak işte bütün mesele bu. Durulamazsanız da köpük performansını etkilemez.
6. Tıraş perde ve tıraş olma sıklığınızı mutlaka planlayın: Gün aşırı tıraşlar ( iki günde bir ) cildinizin dinlenmiş olması sebebiyle daha keyifli geçecektir. Her gün tıraş olacaksanız mild (yumuşak) bir alet kaçınılmazdır. Neyse ki evladiyelik bir Mühle R89 size köşeden göz kırpıyor, ‘’Naber yakışıklı?’’ diyor 🙂 Jilet açıklığı az olan bu metal fıstık, sakal yapınıza göre bir jilet ile kombinlenmeli mutlaka. Zırhınızı kuşanmadan çıkmayın er meydanına. Sert sakal ise keskin jilet ( Gillette Seven O Clock Yeşil, Nacet, Platinium ) , yumuşak sakal ve illa ki konfor diyorsanız Gillette Silver Blue 'yu deneyebilirsiniz.
7. Konunun sadece size özel olduğunu unutmayın: O sebeple bir başka kişide işe yarayan jilet kombinasyonu sizde işe yaramayabilir. Deneme jilet paketleri alarak denemeler yapın. Kendiniz için en iyi sonucu ancak deneyerek bulabilirsiniz.
8. BASTIRMAYIN: Bu yazının çıktısını alın ve banyo duvarına asın. ‘’Yok canım, ne bastırması’’ derken kafanızı kaldırıp yazıya bakın ve evet, BASTIRMAYIN.
9. Perde sayısını azaltın: Tek perde olayım bu iş bitsin diyecekseniz etkili bir alet edinmenizi tavsiye ederim. Halen almamış olanlar için bkz. Mühle Rocca 🙂
10. Aynı bölgeden birden fazla geçiş yapmayın: Tahrişin ana etmeni, sakal kaldığını düşünerek aynı bölgeyi kazımanızdır. Lütfen yapmayın. Bir de kazırsanız sakalınız artar ve gürleşir cümlesini kuranlara itibar etmeyin!
11. Tıraş sonrası şap kontrolü yapın: Tıraşı bitirmeye müteakip Mühle şap ile tıraş kontrolü yapabilirsiniz. Yanma varsa tekniğiniz henüz oturmamış demektir. Yüzünüzde kaldığı süre zarfında cildinizi beton gibi yaparken bu sırada siz de tıraş takımlarınızı temizleyebilirsiniz, sonrası mı? Sonrası buz gibi soğuk su ile durulama.
12. Alkol bazlı ürünleri tavsiye etmiyorum: Hassas olan cildinize iyi gelmeyecektir. Ancak tıraş sonrası ürün kullanımı zevkinize kalmış. Alkol oranı yüksek losyon, kolonya gibi ürünler yerine balsam daha isabetlidir. Bunun için emilimi yüksek, mentol ferahlığında bir Mühle ya da Cella balsam ilaç gibi gelecektir, içinde bulunan cilt dostu E-vitamini ise tatlı niyetine...
İşte böyle aa dostlar her şeyin çözümü var hayatta. Yeter ki doğrusunu bilin. Hassas cildinize derman olan bu kardeşiniz hassas kalbinizi de düşündüğünden ek bir tavsiye:
Cildinizi bilmem ama bu hayatta çözülmesi gereken en büyük bilmece sizsiniz.
Varsın çözmek isteyen uğraşsın.
Ne yaşarsanız yaşayın, centilmen kalın.
Kusurumuz olduysa affola!
Yazarı: Caner Denizli
